TİCARET VE DEĞİŞİM

Herhangi bir ürün veya hizmeti tüketiciye/müşteriye sunmak ve bir ticari faaliyet başlatmak için gerekli unsurlar;

1. Tüketicinin/müşterinin talep ettiği ürün veya hizmetin tanımı, içeriği, özellikleri, tüketicinin hangi ihtiyaç/ihtiyaçlarına cevap verdiği (tatmin ettiği) hakkında bilgi,

2. O ürün veya hizmeti tüketicinin/müşterinin satın alabileceği boyut, miktar, sıklık, fiyat, ödeme alışkanlıkları ve ürüne ulaşacağı ortam (pazar/kanal) hakkında bilgi,

3. O ürün veya hizmetin doğada/çevrede var olan hangi bileşenlerden (kaynak, mal ve yetenek) oluştuğuna dair bilgi,

4. Bu mal ve yeteneklerin hangi aşamalardan geçerek, ürüne dönüşebileceğine dair bilgi,

Bu dört unsur/ bilgi gerek şarttır ama yetmez;

5. Tüketicinin ürettiğiniz mal ve hizmetlerin kendine zarar vermeyeceğine, ihtiyacını gerçekten karşılayacağına inanması (güven duyması),

6. Üretim için gerekli mallara ve yeteneklere ulaşmak, ilişki kurmak ve bu unsurları edinebilmek için bu unsurlara firmanın vereceği gerekli güvencelerin oluşması,

7. Kamuya, ürettiğiniz mal ve hizmetlerin bu süreçte yürüttüğünüz faaliyetlerin bir bütün olarak işleyen kamu düzenine zarar vermeyeceğine dair güvence verilmesi.

Herhangi bir işin/ticaretin başlaması için bu 7 unsur gerek şartlardır. Her bir şart kendi içinde ve diğer şartlarla uyumlu olmak zorundadır. Yani şartlardan birinin eksikliği ticareti/işleri anlamsız bir döngüye sokar ki bugün yaşadığımız sorunların önemli bir kısmı bu anlamsız döngülerin oluşturduğu safralardır.  Diğer bir husus ise işin/ticaretin devamlılığıdır. Günümüzde sürdürülebilirlik olarak tarif edilen bu husus,

8. İlk dört aşamadaki değişimlere ayak uydurabilme becerisi ki basiret gerektirir,

9. Birbirinden farklı yetenek ve beklentileri olan tarafları, birbirini besleyen faaliyetlerle bir arada çalıştırabilecek bir iş modeli kurgulayabilme becerisi ki güç gerektirir,

10. Kamusal faydanın kişisel beklentilerle çelişmeyeceği, farklı beklentilerin bütünün hukukunu bozmadan tatmin edilebildiği bir ortam oluşturabilme becerisi ki siyaset gerektirir,

11. Bir bütün halinde hareket eden yapıların ortak bir hedefe yürümelerini sağlayacak rehberlik becerisi ki istikamet gerektirir,

12. Her fırsatı değerlendirmek üzere şehvetle saldırmamak, her tehditte korkarak kaçmamak, neleri feda edebileceğini, nelerden vazgeçemeyeceğini içeren kararlar almak ve istikamet üzere durabilmek için irade gereklidir.

DEĞİŞİM…

Tüm değerleri, kavramları, kurumları, şirketleri, sistemleri, bireyleri, devletleri hatta dünyadaki iklimleri bile derinden sarsan ve gücü her geçen gün karşı konulmaz hale gelen bir kasırga…

Ticaret ve rekabetin bu yeni ikliminde var olmak için daha kadim bir bilgi, daha kavi bir bünye ve daha güçlü bir irade gerekir. Aksi takdirde değişim çabasının kendisi, değişime direnmekten daha büyük bir tehdit haline gelebilir.

Değişmesi ve değişmemesi gerekenlerin tespit edilmediği, değişimin esasının usulünün, üslubunun ve istikametinin belli olmadığı, hangi irade etrafında, nasıl bir teşkilat içinde vücut bulacağı tasavvur edilmeyen bir değişim, mutluluk değil ancak hayal kırıklığı ve hüsran getirir.

Sorunları çözmek şöyle dursun, bütçeye, zamana, çalışanlara, müşterilere ve yönetime ek yükler oluşturur. Değişim adına girişilen yeniden yapılanma, teknolojik yatırımlar, insan kaynakları vs. için ayrılan kaynaklardan beklenen dönüşler olmaz.

Dahası, başarısız çabalar için kullanılan yöntemler tepkilere yol açıp çalışanların yıpranmasına, morallerin bozulmasına, şirket kültüründe karmaşaya yol açar. Şirketi daha büyük risklerle karşı karşıya bırakır. Hakiki ve sonuç alacak bir değişim için bilgiyle beslenen basirete, kâmil bir tecrübeye ve marifetli bir rehberliğe ihtiyaç vardır.

Bu şekilde yeni koşullara uyum sağlayanlar değişimi fırsata dönüştürmekle kalmaz, gelecek için kısa, orta ve uzun vadeli planlara kavuşur ve bunu etkin şekilde yönetirler.

Güçlü bir irade olmadan yapılan değişim; değişime direnmekten daha büyük bir tehdit haline gelebilir.